Bir zamanlar, yemyeşil ormanların arasında küçük ve şirin bir köy varmış. Bu köyde insanlar birbirlerine hep yardım eder, zor zamanlarda birbirlerinin yanında olurlarmış. Köyün en sevimli çocuklarından biri olan Mert, büyüklerinin yardımlaşma ve iyilik hikayelerini dinleyerek büyümüş. Mert'in en büyük hayali, bir gün köyünün kahramanı olmak ve herkese yardım etmekmiş.
Mert, her sabah erkenden uyanır, köyün etrafında dolaşır ve büyüklerinden iyilik yapmayı öğrenmeye çalışırmış. Bir gün, köyün yaşlı bilgesi Dede Hasan ile karşılaşmış. Dede Hasan, Mert'in hevesini fark etmiş ve ona bir ders vermek istemiş. “Mert, iyilik yapmanın ne kadar önemli olduğunu biliyor musun?" diye sormuş.
Mert, “Evet, Dede Hasan. İyilik yapmak insanların kalplerini ısıtır ve dünyayı daha güzel bir yer haline getirir," demiş.
Dede Hasan, “Çok doğru. Ama iyilik yapmanın sadece sözle değil, eylemle de gösterilmesi gerektiğini unutma. Şimdi sana küçük bir görev vereceğim. Ormanın derinliklerindeki yaşlı çınar ağacının yanında yaşayan hasta bir ceylan var. Ona yardım edebilir misin?" diye sormuş.
Mert, heyecanla “Tabii ki, Dede Hasan!" demiş ve hemen yola koyulmuş. Ormanın derinliklerine doğru ilerlerken, ceylanı bulmak için sabırsızlanıyormuş. Nihayet, yaşlı çınar ağacının yanında küçük, zayıf bir ceylan görmüş. Ceylan çok hasta görünüyormuş ve neredeyse hareket edemiyormuş.
Mert, ceylanın yanına yaklaşıp ona nazikçe “Merhaba, ben Mert. Sana yardım etmek için buradayım," demiş. Ceylan gözlerini açmış ve zayıf bir sesle “Teşekkür ederim, Mert. Çok hastayım ve yiyeceğe ihtiyacım var," demiş.
Mert, hemen ormanın etrafında yiyecek aramaya başlamış. Taze otlar, meyveler ve su bulup ceylana getirmiş. Ceylan, Mert’in getirdiği yiyecekleri yedikçe güçlenmeye başlamış. Günler geçtikçe, Mert her gün ceylanı ziyaret etmiş ve ona yiyecek getirmiş. Ceylan iyileşmeye başlamış ve sonunda tamamen sağlığına kavuşmuş.
Bir sabah, ceylan Mert’e “Senin sayende iyileştim, Mert. Sana minnettarım. Bana yaptığın iyiliği asla unutmayacağım. İyi kalpli insanların dünyayı nasıl güzelleştirdiğini bana gösterdin," demiş.
Mert, ceylanın teşekkürlerini duyunca çok mutlu olmuş. Köye dönerken Dede Hasan’a yaşadıklarını anlatmış. Dede Hasan, Mert’in anlattıklarını dinledikten sonra “Mert, senin yaptığın iyilik, sadece ceylanı değil, bütün köyü etkiledi. İnsanlar senin hikayeni duydukça daha çok iyilik yapmaya başladılar. Senin gibi cesur ve iyi kalpli çocuklar sayesinde dünya daha güzel bir yer olacak," demiş.
Mert, Dede Hasan’ın sözlerinden çok etkilenmiş ve daha çok iyilik yapmak için söz vermiş. Köydeki herkes Mert’in cesaretini ve iyi kalpliliğini örnek almış. Zamanla, Mert sadece köyünün değil, çevre köylerin de kahramanı olmuş. Herkes onun yardımseverliğini ve iyilikseverliğini konuşurmuş.
Bir gün, köyün uzak bir köşesindeki küçük bir evde yaşayan yaşlı bir kadın, Mert’ten yardım istemiş. Kadının evi çok eski ve bakımsızmış. Mert, hemen arkadaşlarıyla birlikte kadının evine gitmiş ve evi onarmaya başlamışlar. Birlikte çalışarak evin çatısını tamir etmiş, bahçeyi düzenlemiş ve kadına yeni eşyalar getirmişler. Yaşlı kadın, gözyaşları içinde Mert ve arkadaşlarına teşekkür etmiş. Mert, “Birlikte çalışmak ve yardım etmek en büyük mutluluk," demiş.
Zamanla, Mert’in iyilik hikayeleri köyde ve çevresinde yayılmış. İnsanlar, Mert’in cesaretini ve iyilikseverliğini örnek alarak birbirlerine daha çok yardım etmeye başlamışlar. Köydeki herkes, Mert’in başlattığı iyilik hareketine katılmış ve köy, iyilik ve mutluluk dolu bir yer haline gelmiş.
Mert, her gün yeni iyilikler yapmak için heyecanla uyanırmış. Bir gün, köyde büyük bir fırtına çıkmış ve birçok ev zarar görmüş. Mert ve arkadaşları, hemen yardıma koşmuşlar. Birlikte çalışarak evleri onarmış, zarar gören eşyaları yenilemiş ve insanlara moral vermişler. Köy halkı, Mert ve arkadaşlarının bu fedakarlığını takdir etmiş ve onlara minnettar kalmış.
Bir başka gün, köye yeni bir aile taşınmış. Bu aile, yabancı oldukları için biraz tedirginmiş. Mert, hemen onları ziyaret etmiş ve hoş geldin demiş. Aileye köyü tanıtmış, onlara yardımcı olmuş ve köydeki insanlarla tanıştırmış. Yeni aile, Mert’in bu misafirperverliğinden çok etkilenmiş ve köye çabucak uyum sağlamış.
Mert, iyilik yapmanın sadece büyük şeyler yapmak olmadığını, küçük şeylerin de çok önemli olduğunu anlamış. Bazen bir gülümseme, bazen bir yardım eli, bazen de bir dostça söz, insanların hayatını güzelleştirebilirmiş. Mert, bu küçük iyilikleri yaparak insanların kalbini kazanmış ve herkesin sevgisini kazanmış.
Bir gün, köyde büyük bir kutlama düzenlenmiş. Köy halkı, Mert’in iyilikseverliğini ve cesaretini kutlamak için toplanmış. Dede Hasan, Mert’e bir ödül vermiş ve “Mert, senin yaptığın iyilikler, bu köyü daha güzel bir yer haline getirdi. Senin gibi iyi kalpli ve cesur çocuklar sayesinde dünya daha güzel olacak. İyiliğin gücünü asla unutma," demiş.
Mert, bu sözlerden çok mutlu olmuş ve duygulanmış. “Teşekkür ederim, Dede Hasan. İyilik yapmaya devam edeceğim ve insanlara yardım etmeyi hiç bırakmayacağım. Herkesin hayatını güzelleştirmek için elimden geleni yapacağım," demiş.
Mert’in bu sözü, köy halkının kalbinde derin bir iz bırakmış. Herkes, Mert’in bu kararlılığını ve iyi kalpliliğini örnek almış. Köydeki herkes, birbirine daha çok yardım etmiş, daha çok sevgi ve saygı göstermiş. Korkusuz Kasabası, artık sadece cesur insanların değil, aynı zamanda iyiliksever insanların yaşadığı bir yer olmuş.
Ve böylece, Mert’in iyilik hikayesi, köyde ve çevresinde yıllarca anlatılmış. Herkes, Mert’in cesaretini ve iyilikseverliğini hatırlayarak, onun gibi iyi kalpli olmaya çalışmış. Mert, büyüdükçe iyilik yapmaya devam etmiş ve insanların hayatını güzelleştirmiş. İyilik, Mert’in hayatının en önemli değeri olmuş ve o, bu değeri her zaman yaşatmış.
Mert’in hikayesi, bize iyiliğin ne kadar önemli olduğunu ve dünyayı nasıl güzelleştirebileceğimizi gösteriyor. İyilik yapmaktan asla vazgeçmeyin, küçük büyük demeden her zaman yardım etmeye çalışın. Unutmayın, iyilik yapmak, hem sizin hem de başkalarının hayatını güzelleştirir.
Ve masal burada sona eriyor. Mert’in cesareti ve iyilikseverliği, köyde ve çevresinde unutulmaz bir iz bırakmış. Herkes, onun hikayesini hatırlayarak iyilik yapmaya devam etmiş. Mert, her zaman insanların kalbinde sevgi ve saygıyla anılmış.
Son.
Arkadaşlarınla Paylaş