Bir varmış, bir yokmuş, Jelibon Köyü'nde Mavi adında tatlı bir kız yaşarmış. Mavi, dünyanın en uykucu çocuğuymuş. Her gece uyumadan önce annesi ona mutluluk dolu bir masal anlatır, onu kucaklardı. Bu masallar sayesinde Mavi, huzurla uykuya dalardı.
Bir gece, Mavi'nin annesi hastalanmış ve masal anlatamayacak duruma gelmiş. Mavi, masalı çok özlemiş ve uyumak için çabalarken bir fikir gelmiş aklına. "Neden kendime uyku masallarını ben yazmıyorum?" diye düşünmüş.
Ertesi gün, Jelibon Köyü Kütüphanesi'ne gitmiş. Kütüphaneci Melisa Teyze'ye durumu anlatmış. Melisa Teyze, Mavi'ye bir defter ve kalemler vermiş. Daha sonra, Mavi yazmaya başlamış.
İlk masalı "Nar Tanesi" adını vermiş. Masalında, Mavi'nin en sevdiği meyve olan narın büyüleyici bir yolculuğunu anlatmış. Nar Tanesi rüzgarla dans etmiş, çocukların yüzlerini güldürmüş. Masalın sonunda, Nar Tanesi gökyüzüne yükselirken, çocuklar daha çok mutlu olmuş ve uyumaya hazırmış.
Mavi, bir sonraki gece "Yıldızların Sırrı" adlı masalını yazmış. Bu masalda, geceleri gökyüzünde parlayan yıldızların nasıl doğduğunu anlatmış. Masalda bir yıldız tohumu olduğunu ve çocukların, hayallerini gerçekleştirdiğinde yıldızların parladığını söylemiş. Mavi, masalı bitirdiğinde kendi içindeki yıldızın da parlamaya başladığını hissetmiş.
Mavi, her gece yeni bir masal yazmaya devam etmiş. "Uçan Balonlar", "Prensesin Sırrı", "Sevimli Köpek Fındık"... Masalları her gece okuduğunda, kendisi de masal kahramanları gibi rüyalarda uçup gitmiş.
Bir gün, Mavi'nin annesi iyileşmiş. Onun yerine masal anlatmaya başlamış. Mavi ise annesine masallarını okumuş. Annenin gözleri parlamış ve gülümsemiş. Mavi, masallarıyla annesini mutlu ettiğini görmekten çok mutlu olmuş.
Her geçen gün, Mavi'nin masalları köy halkının da dikkatini çekmiş. Bir gün, Jelibon Köyü'nde bir masal festivali düzenlenmiş. Mavi'nin masalları sahneye taşınmış ve çocuklar büyülü bir dünyaya dalıp gitmiş.
Mavi, büyüdüğünde bir yazar olmaya karar vermiş. Kendi kitaplarını yazarak, dünyadaki tüm çocukları mutlu etmek istemiş. Artık her gece yeni bir masal okuyordu ve her masalıyla bir adım daha yaklaşıyordu hayaline.
Ve işte, Mavi'nin huzurlu uykusu hiç bu kadar güzel olmamıştı. Hayal gücüyle dolu düşler görmeye devam ederken, yıldızların ışığıyla aydınlanan bir dünyanın kapıları ona açılmıştı.
Son.
Arkadaşlarınla Paylaş