Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, Keloğlan adında bir çocuk varmış. Keloğlan, köyündeki herkesin sevdiği, yardımsever ve iyi kalpli bir çocukmuş.
Keloğlan, bir gün köyde bir gezi turu düzenlendiğini duymuş. Keloğlan, gezi turuna katılmaya karar vermiş.
Gezi turu, köyün yakınındaki ormanda düzenlenecekmiş. Gezi turunda, ormanın güzelliklerini görme fırsatı bulacakmış.
Keloğlan, gezi turuna katılmak için çok heyecanlıymış. Ertesi gün, gezi turu için köyün meydanında toplanmışlar.
Gezi turu, bir rehber eşliğinde başlamış. Rehber, ormanın güzelliklerini anlatarak gezi turuna eşlik etmiş.
Keloğlan, gezi turunda ormanın güzelliklerini keşfetmiş. Ormanın yemyeşil ağaçları, rengarenk çiçekleri ve cıvıl cıvıl kuş sesleri onu büyülemiş.
Gezi turunda ilerlerken, bir grup çocuğun oyun oynadığını görmüş. Çocuklar, oyun oynarken bir ağaca tırmanmışlar. Ancak, çocuklar ağaçtan inmeye çalışırken zorlanmışlar.
Keloğlan, çocukların zorlandığını görünce hemen yardıma koşmuş. Keloğlan, çocukların ağaçtan inmesine yardım etmiş.
Çocuklar, Keloğlan'ın yardımından çok mutlu olmuşlar. Keloğlan'a teşekkür etmişler.
Keloğlan, çocukların mutlu olduğunu görünce çok mutlu olmuş. İyilik yapmanın ne kadar güzel bir şey olduğunu bir kez daha anlamış.
Gezi turu, akşam saatlerinde sona ermiş. Keloğlan, gezi turundan çok keyif almış.
Keloğlan, gezi turundan sonra köyüne dönmüş. Köyünde yaşayanlara gezi turunda yaşadıklarını anlatmış.
Köy halkı, Keloğlan'ın iyilikseverliğinden çok etkilenmiş. Keloğlan'ı örnek almaya karar vermişler.
Arkadaşlarınla Paylaş