Bir varmış bir yokmuş, büyük bir krallıkta, Güneş Prensi adında bir prens yaşarmış. Güneş Prensi, nazik ve yardımsever bir prensmiş. Her daim halkının yardımına koşar, onları mutlu eder ve ülkesinde barışı sağlamak için elinden geleni yaparmış.
Günlerden bir gün, Güneş Prensi, krallığının diğer bölgelerini ziyaret etmeye karar vermiş. Yolculuğuna çıkmadan önce annesi Kraliçe Melisa'ya veda etmiş. Kraliçe Melisa, prensin yolculuğunda yeni arkadaşlar edinmesini ve güzel bir hikaye ile geri dönmesini dilermiş.
Güneş Prensi, yanına sadık dostu Kraliyet Tilkisi'ni de alarak yola çıkmış. İlk durakları orman olmuş. Ormanda gezerken, bir ağacın altında ağlayan bir periyle karşılaşmış. Prens hemen koşarak perinin yanına gitmiş ve ne olduğunu sormuş.
Peri, "Sevgili prens, ben Küçük Pembe Peri'yim. Benim sihirli değneğim kayboldu ve onu bulmam gerekiyor. Değneğimi bana geri getirebilir misin?" demiş. Güneş Prensi, hemen yardım etmeyi kabul etmiş ve periyle birlikte değneğin izini sürmeye başlamış.
İz sürerken, prens ve peri çalılıkların arasında küçük bir cüce bulmuş. Cüce, hıçkıra hıçkıra ağlıyormuş. Güneş Prensi, merakla cücenin başına gitmiş ve ona ne olduğunu sormuş.
Cüce, "Sayın prens, ben Melankolik Cüceyim. Altın madenimde çalışırken bir büyücü beni altına dönüştürdü. Lütfen beni kurtarabilir misiniz?" demiş. Güneş Prensi, hemen yardım etmeyi kabul etmiş ve cüceyle birlikte büyücünün izini sürmeye başlamış.
Yolculukları boyunca prens ve arkadaşları birçok maceraya atılmışlar. Tehlikeli yaratıklarla savaşmış, zorlu engelleri aşmış ve sonunda değneği ve büyücüyü bulmuşlar.
Güneş Prensi, Küçük Pembe Peri'nin değneğini geri vermiş ve Melankolik Cüce'yi altından kurtarmış. Her ikisi de prense minnettar kalmış ve ona sonsuz teşekkür etmişler.
Sonunda Güneş Prensi, krallığına dönüp annesine ve halkına zaferle geri dönmüş. Kraliçe Melisa, oğlunun maceralarını birlikte dinlemiş ve onun cesaretini takdir etmiş. Krallık, prensin hikayesini büyük bir neşeyle karşılamış ve Güneş Prensi'nin iyilikleri herkes tarafından övülmüş.
Ve böylece, Güneş Prensi'nin hikayesi krallıkta sonsuza kadar anlatılmış. O, iyilikleriyle, cesaretiyle ve dostluğuyla krallığının en sevilen prensi olmuş.
Moral: Herkesin içinde kendi Güneş Prensi veya Prensesi vardır. İyilik yapmak, cesur olmak ve dostluğu paylaşmak, gerçek bir prens veya prenses olmanın anahtarıdır.
Neşeli bir sonla burada masalımız sona ermesi. Umarım sevdiklerinle paylaşarak güzel bir keyif yaşarsın!
Arkadaşlarınla Paylaş