Bir zamanlar Bafra kasabasında yaşayan cesur bir çocuk varmış adı Hasan'mış. Hasan diğer çocuklardan farklı olarak korkusuz ve cesur biriydi. Kasabadaki herkes onu "Korkusuz Hasan" diye çağırırmış. Hasan'ın hayali ise gerçek bir kahraman olmaktı.
Bir gün, kasabanın kuzeyindeki ormanda büyülü bir meşe ağacı olduğunu duydular. Meşe ağacının altında yer alan büyülü taş, kasabada yaşayanların dilekleriyle büyülü bir güç haline dönüşüyormuş. Hasan, gerçek bir kahraman olmak için bu taşı bulmaya karar verdi.
Hasan, erken sabah saatlerinde, yola düşmüş. Kasabanın dışına çıktığında, yürüdüğü yol giderek zorlaşmaya başladı. Uzun bir süre yürüdükten sonra, nihayet ormanda büyülü meşe ağacını buldu. Ağacın dibinde bulunan taşı eline alarak, dileğini söylemeye karar verdi.
"Büyülü taş, gerçek bir kahraman olmak istiyorum!" dedi Hasan. Tahtadan yapılmış kapı birden belirdi ve Hasan'ı içeriye buyur etti. İçeri adım attığında, Hasan kendisini büyük bir mağarada buldu.
Mağaranın tam ortasında, devasa bir ejderha uyuyordu. Hasan, bir kahramanın cesaretini topladı ve korkusuzca ejderhanın önüne yürüdü. Ejderhanın gözleri açıldı ve Hasan'a bakarak şaşkınlıkla sordu: "Ne arıyorsun cesur çocuk?"
Hasan, "Ben gerçek bir kahraman olmak istiyorum," dedi. "Sana bir teklifim var. Beni korkutmayı başarırsan, ben gerçek bir kahraman olamam ve geri döneceğim."
Ejderha, Hasan'ın cesaretine hayran kaldı ve ona zor bir görev verdi. Hasan, kılıcını kullanarak büyük bir kartala karşı savaşması gerektiğini öğrendi. Hasan, mağaradan ayrılıp kasabaya geri döndü ve kılıç eğitimi almak üzere bir ustaya başvurdu.
Usta, Hasan'a birçok savaş tekniğini öğretti ve ona kartalın yaşadığı yeri gösterdi. Hasan, aldığı eğitimle şişman bir kartalla savaşmak için yola koyuldu. Kartal, Hasan'a saldırdı, ancak Hasan onun saldırısından kurtularak kılıcını savurdu ve kartalı etkisiz hale getirdi.
Kazandığı zaferle birlikte Hasan, kasabada gerçek bir kahraman olarak kabul edilmeye başlandı. Herkes, Hasan'ın cesaretini ve korkusuzluğunu örnek alıyordu. Sonunda, gerçek bir kahraman olan Hasan, hayalini gerçekleştirmişti.
Ve yaşanan tüm bu macera Hasan'a gerçek bir kahraman olmanın yanı sıra dostları ve ailesi için değerli bir ders de vermişti: Gerçek kahramanlık, cesaret, fedakarlık ve sevgiyle hareket etmekti. Hasan, bundan sonra kasabada bir kahraman olarak anıldı ve her zaman cesaretle dolu hikayeleriyle hatırlanacaktı.
Ve hep birlikte, Korkusuz Hasan'ın masalı da burada sona ermiş oldu. Onun cesareti ve fedakarlığı, bize gerçek bir kahramanın ne olduğunu hatırlatmayı başarmıştı.
Arkadaşlarınla Paylaş